Edirne
Trakya Üniversitesi (TÜ) Doğal Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Ali Kaya, Türkiye'nin deprem gerçeğini vurgulayarak, 1900 yılından bu yana meydana gelen depremlerde yaklaşık 150 bin kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

Edirne'de düzenlenen "Edirne Afetlere Hazırlanıyor Çalıştayı"nda konuşan Prof. Dr. Kaya, Türkiye'nin aktif fay hatları üzerinde bulunduğuna dikkat çekerek, depremin ülke tarihindeki en yıkıcı doğal afetlerden biri olduğunu belirtti. Kaya, "1900 yılından bu yana 7'nin üzerinde büyüklüğe sahip 28 deprem yaşandı. Bu da gösteriyor ki, ortalama 4-5 yılda bir büyük bir depremle karşı karşıya kalıyoruz" dedi.

Narin Güran Cinayeti Davasında İkinci Duruşma Yarın Yapılacak Narin Güran Cinayeti Davasında İkinci Duruşma Yarın Yapılacak

Kaya, doktora öğrencisiyle birlikte uluslararası bir veri tabanından yararlanarak hazırladığı araştırmada, Cumhuriyet tarihinden itibaren meydana gelen depremlerde 136 bin kişinin yaşamını yitirdiğini, toplam ekonomik kaybın ise 250 milyar doları bulduğunu ifade etti.

"Türkiye’de yaşanan tüm afetlerin yüzde 28’i depremlerden kaynaklanıyor. Ancak bu depremler, toplam can ve mal kayıplarının yüzde 95’inden sorumlu. Bu durum, depremi neden öncelikli olarak ele almamız gerektiğini açıkça ortaya koyuyor" diyen Kaya, alınacak önlemlerin hayati öneme sahip olduğunun altını çizdi.

Sınır Ötesindeki Depremler de Edirne'yi Etkileyebilir

Kaya, Edirne'nin sadece Türkiye'deki fay hatlarından değil, Bulgaristan ve Yunanistan'daki faylardan da etkilenebileceğini belirtti. Balkanlar’daki fay hatlarının Edirne ve Trakya üzerindeki olası etkilerini araştırdıklarını dile getiren Kaya, "Edirne’nin Şarköy’e olan kuş uçuşu uzaklığıyla Bulgaristan’daki aktif faylara olan mesafesi aynı. Dolayısıyla bu bölgelerdeki depremler Edirne'yi ciddi şekilde etkileyebilir" dedi.

Kaya, deprem gerçeğiyle yaşamak zorunda olan Türkiye'nin, bilimsel araştırmalar ışığında kapsamlı afet yönetim planları geliştirmesi gerektiğini ifade ederek, özellikle sınır bölgelerinde uluslararası iş birliğiyle yürütülecek çalışmaların önemine vurgu yaptı.